Belleğin Azmi (Salvador Dali)

İspanyol ressam Salvador Dali'nin en ünlü çalışması olan eser, sürrealizm akımının en bilinen örneğidir. Dali, bilimle son derece ilgilidir. Özellikle de Sigmund Freud'un, rüya analizlerinden ve Albert Einstein'ın uzay-zaman odaklı izafiyet kuramından oldukça etkilenmiştir. Bu ilgisini de Belleğin Azmi (Eriyen Saatler) başta olmak üzere birçok eserine yansıtmıştır. Belleğin Azmi, 1932 yılında yapılan bir sergide Dali tarafından 250 dolara satılmıştır. Eser günümüzde, New York Sanat Müzesi'nde sergilenmektedir.
Çığlık (Edvard Munch)

1893 tarihli tablo, Norveçli dışavurumcu (ekspresyonizm) ressam Edvard Munch tarafından yapılmıştır. Bu eserin ilhamı ressamın bir anısına dayanmaktadır. Çığlık tablosu, hırsızların hedefi olmuş ve eserin farklı versiyonları iki kere çalınmıştır. İlk olay 1994’te Norveç Ulusal Galerisi’nde olmuş, tablo bir ay sonra bulunarak eserin günümüzde sergilendiği yer olan Norveç Ulusal Galerisi'ne iade edilmiştir. İkinci olay ise, 2004'te Munch Müzesi’nde gerçekleşmiş, resim 2006’da bulunarak müzeye geri getirilmiştir.
İmgelerin İhaneti (René Magritte)

Belçikalı sürrealist ressam René Magritte tarafından yapılan bu tabloda bir pipo resmedilmiştir. Piponun hemen altındaysa Fransızca "Ceci n’est pas une pipe" yani "Bu bir pipo değildir" yazmaktadır. Pipo ne kadar gerçekçi çizilirse çizilsin, tablodaki piponun bir temsilden öteye gidemeyeceğini ressam şu şekilde açıklamıştır:
Bir piponun temsilinin bir pipo olduğunu kim iddia edebilir? Benim resmimden kim pipo içebilir? Hiç kimse. Bu nedenle "BU BİR PİPO DEĞİLDİR.”
Ünlü Fransız düşünür Michel Foucault; gerçeklik, algı, dil ve temsil arasındaki ilişkiye dikkat çeken bu tablo hakkında, "Bu Bir Pipo Değildir" adlı bir kitap yazmıştır.
Yaşlı Gitarist (Pablo Picasso)

Yaşlı Gitarist (The Old Guitarist), Pablo Picasso'nun 1903-1904 yılları arasında yaptığı yağlı boya tablodur. Resimde, İspanya'nın Barselona şehrindeki bir caddede, gitarının üzerine eğilmiş, yırtık giysili, yaşlı, bitkin ve kör bir adam betimlenir. Resim, Pablo Picasso’nun “Blue Period” olarak adlandırılan, daha çok depresif resimler yaptığı dönemine aittir. Picasso’nun yakın arkadaşı Carlos Casagemas‘ın intihar etmesinin bu dönem üzerinde etkili olduğu söylenir. Şair Wallace Stevens; "Mavi Gitarlı Adam" şiirini bu resimden etkilenerek yazmıştır. Resmin ilgi çekici yanı ise, x-ray taramalarında resmin altında bir kadın figürünün ortaya çıkmasıdır.
Yıldızlı Gece (van Gogh)

Yıldızlı Gece, Hollandalı ressam Vincent van Gogh'un en ünlü eseri olarak görülmektedir. Ressam bu tabloyu 36 yaşında (intiharından bir yıl önce) yapmıştır. Hayatının son dönemlerini akıl hastanesinde geçiren van Gogh, bu tabloda akıl hastanesinde kaldığı odanın penceresinden gördüğü, Saint-Rémy-de-Provence köyünü resmetmektedir. van Gogh, kardeşine yazdığı mektuplardan birinde resimle ilgili şu ifadeleri kullanmıştır:
"Demir parmaklıklı penceremde adeta bir buğday tarlası görüyorum. Sabahları ise gün doğumunu tüm ihtişamıyla izliyorum."
Yıldızlı Gece tablosu, günümüzde New York'taki Modern Sanat Müzesi'nde yer almaktadır.
Öpücük (Gustav Klimt)

Sembolizm akımından etkilenen Avusturyalı ressam, Gustav Klimt'in bu eseri, altın varak, gümüş ve platin içeren bir tuvalin üzerine yapılmış yağlı boya tablosudur. Eser, samimi bir kucaklaşmayla birbirlerine kilitlenen bir çifti tasvir etmektedir. Ressam bu tablo dışındaki çalışmalarında da aşk, samimiyet ve cinsellik gibi temaları sık sık işlemiştir. Tablo günümüzde, Viyana'daki Österreichische Galerie Belvedere müzesinde sergilenmektedir.
Kamplumbağa Terbiyecisi (Osman Hamdi Bey)

Osman Hamdi Bey'e ait olan eser, Osmanlı Ressamlar Cemiyeti'nin çıkardığı gazetede "Kaplumbağalar ve Adam" olarak anılmıştır. Başlarda bu isimle tanınan tablo, zamanla "Kaplumbağa Terbiyecisi" olarak anılmaya başlamıştır. Eserin 1906 ve 1907 yıllarına ait olmak üzere iki farklı versiyonu bulunmaktadır (resimdeki 1906 versiyonudur). Tablonun 1907 versiyonunda, eserin Osmanlı Sadrazamı Ahmet Muhtar Paşa'ya ithaf edildiğini belirten, ressamın el yazısıyla yazılmış bir not bulunmaktadır. Tablo 2004'te açık artırılmaya çıkarılmış ve 5 milyon liraya Pera Müzesi tarafından satın alınmıştır. Eser günümüzde de İstanbul'daki Pera Müzesi'nde sergilenmektedir.
Golconde (René Magritte)

Belçikalı sürrealist, René Magritte, 1953'te yaptığı yağlıboya eserinde, fötr şapkalı ve koyu kıyafetli birbirine benzeyen adamların yağmur gibi yağmasını veya havada asıl durmalarını tasvir etmiştir. Esere, Golconde ismini ressamın şair arkadaşı, Louis Scutenaire vermiştir. Golconda, Hindistan'da elmaslarıyla ünlü bir şehirdir. Magritte, resmin ortasında, baca hizasındaki adamda şair arkadaşının yüzüne yer vermiştir. Eser günümüzde Teksas'taki Menil Koleksiyonu'nda sergilenmektedir.
van Gogh'un Otoportresi (van Gogh)

Hollandalı ard-izlenimci ressam, Batı sanatının en ünlü isimlerinden biridir. van Gogh, yaklaşık 10 yıl içerisinde 860'ı yağlı boya tablo olmak üzere, toplam 2100'e yakın çalışmaya imza atmıştır. Bu eserde kendi portresini resmetmiştir. Akıl sağlığı yerinde olmayan ressam, sık sık psikozlar geçirmiş (halüsinasyon görmek & gerçeklik algısını yitirmek) ve bir dönem akıl hastanelerinde tedavi görmüştür. En ünlü eserlerinden biri olan, Yıldızlı Gece tablosunu da Saint-Paul de Mausole'da tedavi görürken yapmıştır. Hastaneden çıktıktan sonra da psikolojik rahatsızlıkları devam eden van Gogh, henüz 37 yaşındayken altıpatlar silahla kendini vurarak intihar etmiştir.
Babil Kulesi (Pieter Brueghel)

Babil Kulesi, Pieter Brueghel'in ortak temada resmettiği birkaç tablosunun genel adıdır. Biri Viyana'da diğeri Rotterdam'da olmak üzere tablonun 1563 tarihli iki farklı versiyonu bulunmaktadır (yukarıdaki resim Viyana'daki versiyonudur). Ahşap üzerine yağlı boya ile yapılan bu tablolarda, Eski Ahit'te geçen Babil Kulesi'nin (Tekvin 11: 1-9) yapılışı betimlenmiştir. Hikayeye göre, Babil Kulesi, Kral Nemrut tarafından Tanrı’ya ulaşmak amacıyla yaptırılmıştır ancak kule, tamamlanmadan yıkılmıştır. Tevrat ve Kuran’a göre bu yıkılış, Tanrı’nın gazabıdır ve Babil’de o günden sonra çok şey değişmiştir.
Narcissus'un Metamorfozu (Salvador Dali)

Salvador Dali'nin, "Narcissus'un Metamorfozu" adlı tablosudur. Dali, eserde Yunan Mitolojisindeki, Narcissus mitini tasvir etmektedir. Mite göre;
Çok güzel bir peri kızı olan Echo, bir gün Narcissus adında son derece yakışıklı bir avcı görür. Echo bu genç avcıya ilk görüşte vurulur. Ancak Narcissus bu sevgiye karşılık vermez ve peri kızını umursamayarak yanından uzaklaşır. Echo bu durum karşısında platonik şekilde kara sevdaya düşer. Günden güne erir ve sonunda da içine kapanarak ölür. Echo’nun vücudundan arta kalan kemikleri kayalara, sesi ise bu kayalarda yankılara dönüşür. Narcissus, aşkına karşılık vermediği Echo adlı perinin aşkından ölmesine sebep olur ama ne tesadüf ki kendisi de havuzdaki “yansımasına” aşık olup kara sevdaya tutulur. Gözlerini asla kendinden alamaz ve kendi güzelliğine tapar. Narcissus kendine erişmeye çalışırken Tanrıları çok kızdırır. Sonunda da Tanrılar Narcissus'u bir çiçek olarak ölümsüzleştirir.
İzlenim Gündoğumu (Claude Monet)

Fransız empresyonist Oscar-Claude Monet'nin bu eseri, izlenimcilik akımının modern resim sanatındaki ilk büyük devrimci harekettir. İzlenimcilik akımının temelini oluşturan ve akıma ismini de veren eser, ilk kez 1874 yılında, Paris'teki La Salon Galerisi'nde düzenlenen ilk izlenimcilik sergisinde sergilenmiştir. Tabloda resmedilen manzaranın genel havası sislidir ve sislerin arasındaki güneş ışığı etrafı aydınlatmaktadır. Monet bu temayı daha sonra başka resimlerinde de kullanmıştır. Tablo günümüzde, Marmottan Monet Müzesi'nde (Paris) sergilenmektedir.

11 klasik eserin bir araya getirilmesinden oluşan çalışma (Art by Osman Kubat).
Siz bu çalışmada hangi eserleri gördünüz? Paylaşımın altındaki yorum kısmına yazabilirsiniz.
Yorum Gönder